Türk Atasözleri (903 adet)

Türkçe ata sözleri

1 * Aba vakti aba, yaba vakti yaba alan yanılmaz.

2 * Abanın kadri, yağmurda bilinir.

3 * Abdal abdalın ne umduğunu, ne bulduğunu ister.

4 * Abdal ata binmiş bey oldum sanmış.

5 * Abdal düğünden, çocuk oyundan usanmaz.

6 * Abdala "kar yağıyor" demişler, "titremeye hazırım" demiş.

7 * Abdalın arkadaşlığı yol görününceye kadardır.

8 * Abdalın karnı doyunca gözü pabucundadır.

9 * Abdestsiz sofuya namaz dayanmaz.

10 * Aç aman bilmez, çocuk zaman bilmez.

11 * Aç ayı oynamaz.

12 * Aç bırakma hırsız edersin, çok söyleme arsız edersin.

13 * Aç doymam, tok acıkmam sanır.

14 * Aç gözünü, açarlar gözünü.

15 * Aç köpek fırın deler.

16 * Aç koyma hırsız olur, çok söyleme yüzsüz olur, çok değme arsız olur.

17 * Aç koynunda azık durmaz.

18 * Aç kurt arslana saldırır.

19 * Aç tavuk rüyasında kendini buğday ambarında görür.

20 * Aç tokun halinden anlamaz.

21 * Aça dokuz yorgan örtmüşler, yine uyuyamamış.

22 * Acele giden ecele gider.

23 * Acele işe, şeytan karışır. VS

24 * Acele yürüyen yolda kalır.

25 * Acemi katır kapı önünde yük indirir. VS

26 * Acemi marangozun talaşı tahtasından çok olur.

27 * Acemi nalbant gibi kâh nalına vurur, kâh mıhına.

28 * Acı acıyı bastırır, su sancıyı.

29 * Acı patlıcanı kırağı çalmaz.

30 * Acı söz insanı dininden çıkarır, tatlı söz yılanı deliğinden çıkarır.

31 * Açık ağız aç kalmaz.

32 * Açık yaraya kurt düşmez.

33 * Açık yerde tepecik kendini dağ sanır.

34 * Acıkan doymam, susayan kanmam sanır.

35 * Acıkan yanağından, susayan dudağından belli olur.

36 * Açılan solar, ağlayan güler.

37 * Açın imanı olmaz.

38 * Açın karnı doyar gözü doymaz.

39 * Acındırırsan arsız, acıktırırsan hırsız olur.

40 * Açlık ile tokluğun arası bir dilim ekmek.

41 * Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü.

42 * Adam adamdır olmasa da pulu, eşek eşektir olsa da çulu.

43 * Adam eşeğinden, kadın döşeğinden belli olur.

44 * Adam kıtlığında keçiye Abdurrahman Çelebi derler.

45 * Adam olana bir söz yeter.

46 * Adam sandık eşeği, altına serdik döşeği.

47 * Adam yenilmekle marifetli olur, yanılmakla âlim.

48 * Adamak kolay, ödemek güçtür.

49 * Adamakla mal tükenmez.

50 * Adamın iyisi iş başında belli olur.

51 * Adı çıkacağına canı çıksın.

52 * Adı çıktı dokuza, inmez sekize.

53 * Ağaç kökünden yıkılır.

54 * Ağaç ne kadar meyve verirse, dalı o kadar yere eğilir.

55 * Ağaç ne kadar uzarsa uzasın göğe değmez.

56 * Ağaç ne kadar yüksek olsa da yaprakları yere düşer.

57 * Ağaç ucuna yel değer, güzel kişiye söz değer.

58 * Ağaç yaşken eğilir.

59 * Ağaca balta vurmuşlar "sapı bendendir" demiş.

60 * Ağaca beşikten mezara kadar muhtacız.

61 * Ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur.

62 * Ağaca çıkan keçinin dama çıkan oğlağı olur.

63 * Ağaca dayanma çürür, insana güvenme ölür.

64 * Ağacı kurt, insanı dert bitirir.

65 * Ağaçlı köyü su basmaz.

66 * Ağaçsız memleket duvaksız geline benzer.

67 * Ağaçtan maşa, aptaldan paşa olmaz.

68 * Ağaran baş, ağlayan göz gizlenmez.

69 * Ağır baş iyidir, yenlik olsa uçar.

70 * Ağır git ki yol alasın.

71 * Ağır kazan geç kaynar.

72 * Ağır otur, batman götür.

73 * Ağır taş batman döver.

74 * Ağır taş yerinden oynamaz.

75 * Ağız yemeyince yüz utanmaz.

76 * Ağlama ölü için, ağla deli için.

77 * Ağlamayan çocuğa meme vermezler.

78 * Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar.

79 * Ağlayak da gözden mi olak?

80 * Ağlayanın malından gülene hayır gelmez.

81 * Ağrısız baş mezarda olur.

82 * Ağustos ayında beyni kaynayanın, zemheride (Zahmarıda) kazanı kaynar.

83 * Ağustosta beynin kaynasın, kışın da tencere kaynasın.

84 * Ağzı açık ayran delisi.

85 * Ağzına bir zeytin verir, ardına tulum tutar.

86 * Ağzından bal akıyor.

87 * Ah alan unmaz, ah yerde kalmaz.

88 * Ah ile gelen vah ile gider.

89 * Ahmak misafir, ev sahibini ağırlar.

90 * Ak akçe kara gün içindir. VS

91 * Ak gün ağartır‚ kara gün karartır.

92 * Ak ile kara dere kenarında belli olur.

93 * Ak köpeğe koyun diye sarılma.

94 * Ak koyunun kara kuzusu da olur.

95 * Akan su yosun tutmaz.

96 * Akan su, pis tutmaz.

97 * Akçe bulsam, çıkı yok.

98 * Akıl para ile satılmaz.

99 * Akıl yaşta değil baştadır.

100 * Akıl yiğide sermayedir.

101 * Akıl, akıldan üstündür.

102 * Akılı olmayana neylesin sakal, kayışı tarladan götürür çakal.

103 * Akıllı düşünene kadar, deli oğlunu evermiş, torunu olmuş.

104 * Akıllı olan katar katar yer, akılsız olan satar satar yer.

105 * Akılsız başın cezasını ayaklar çeker.

106 * Akılsız köpeği yol kocatır.

107 * Akılsızın şaşkını beyaz giyer kış günü.

108 * Akıntıya kürek çekme, kurak yere ekin ekme.

109 * Akranıyla konuşmayanın sesi, semadan gelir.

110 * Akşam gelen misafirin, yiyeceği bulgur sıkısı, yatacağı ahır sekisi.

111 * Akşamın hayrından sabahın şerri iyidir.

112 * Al elmaya taş atan çok olur.

113 * Al malın iyisini çekme kaygısını.

114 * Al yakışırken, el bakışırken.

115 * Alacağın bir iğne, çeliğin okkasını orantıya vurursun.

116 * Alçak tavuk kendini ferik gösterir.

117 * Alim unutmuş, kalem unutmamış.

118 * Alışmış kudurmuştan beterdir.

119 * Allah aptala eşeğini kaybettirir, sonra buldurup sevindirir(miş).

120 * Allah dağına göre kar verir.

121 * Allah şaşırttı mı, dayıya hala dedirtirmiş.

122 * Allı yelek, pullu yelek, canfes neye gerek?

123 * Alma el kızının ahını, gökten indirir şahini.

124 * Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste.

125 * Alma mazlumun ahını, gökden indirir şahını

126 * Almadan vermek Allah'a mahsustur.

127 * Almak kolay ödemek zordur.

128 * Altın anahtar, her kapıyı açar.

129 * Altın eşik, ağaç eşiğe muhtaçtır.

130 * Altın kılıç demir kapıyı açar.

131 * Altın yere düşmekle pul olmaz..

132 * Altının değerini sarraf bilir.

133 * Ana gibi yâr, Bağdat gibi diyar olmaz.

134 * Anan gibi saç büyüteceğine, baban gibi bıyık büyüt.

135 * Anan turp, baban şalgam, sen içinde gülbe şeker.

136 * Ananın bastığı yavru incinmez.

137 * Ananın bastığı yerde yavru ölmez.

138 * Anasına bak kızını al, astarına bak bezini al.

139 * Anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al.

140 * Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.

141 * Aptalın karnı doyunca gözü yolda olur.

142 * Ar gözden, kâr yüzden anlaşılır.

143 * Ar namus hak getire.

144 * Arap eli öpmek, dudak karartmaz.

145 * Arayan belasını da devasını da bulur.

146 * Arayan bulur, inleyen ölür.

147 * Arefe günü yalan söyleyenin, bayram günü yüzü kara çıkar.

148 * Arı bal yapacak çiçeği bilir.

149 * Arı kahrını çekmeyen balın kadrini ne bilir.

150 * Arı satmış namusu tell&arirc;la vermiş.

151 * Arkadaş dediğinin gölgesinde suç işlenir.

152 * Arkadaşını söyle ki, sana kim olduğunu söyleyeyim.

153 * Arkalı it kurdu boğar.

154 * Armudu sapıyla, üzümü çöpüyle, pekmezi küpüyle.

155 * Arpa eken darı biçmez.

156 * Arpa ekip buğday bekleme.

157 * Aş kaşık ile, iş keşik ile.

158 * Aş sabahın iş sabahın.

159 * Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık.

160 * Asil azmaz, bal kokmaz; kokarsa yağ kokar, onun da aslı ayrandır.

161 * Aşk olmayınca meşk olmaz.

162 * Aslan yattığı yerden belli olur.

163 * Aslı neyse nesli odur.

164 * Aslına çekmeyen haramzadedir.

165 * Aslında olan tırnağına getirir.

166 * Aslını inkâr eden haramzâdedir.

167 * Aslını inkâr edenin nesli gevşek olur.

168 * At alırsan yazın, deve alırsan güzün, avrat alırsan gezin ha gezin.

169 * At binenin kılıç kuşananındır.

170 * At ile avrat yiğidin ikbalindendir.

171 * At karnından yiğit burnundan bellidir.

172 * At olacak tay yürüyüşünden belli olur.

173 * At ölür itlere bayram olur.

174 * At ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır./

175 * At ver hasım ol, kız ver hısım ol.

176 * At yedi günde, it yediği günde unutur.

177 * At, sahibine göre kişner.

178 * Ata binmek bir ayıp, inmek iki ayıp.

179 * Ata et, ite ot verilmez.

180 * Ata sözü tutmayan, uluya uluya kalır.

181 * Ateş düştüğü yeri yakar.

182 * Ateş ile barut bir arada olmaz.

183 * Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.

184 * Atı alan Üsküdar'ı geçti.

185 * Atılan ok geri dönmez.

186 * Atımın anlı sakar, lakabını ele takar.

187 * Atın iyisi arkadan gelmez.

188 * Atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler.

189 * Atın ölümü arpadan olsun.

190 * Atlar tepişirken arada eşekler ezilir.

191 * Atlı, itli sığmış, bir çocuk sığmamış.

192 * Attan düşen kaba döşek, eşekten düşen kazma kürek.

193 * Attan düşen ölmez, eşekten düşen ölür.

194 * Attan indi eşeğe bindi.

195 * Avradı er zapt etmez, ar zapt eder.

196 * Avrat var ev yapar, avrat var ev yıkar.

197 * Ay bozmaz, süt kokmaz. Kokarsa ayran kokar, çünkü aslı süttür.

198 * Ayağa değmedik taş, başa gelmedik iş olmaz.

199 * Ayağın sığmayacağı yere baş sokulmaz.

200 * Ayağını yorganına göre uzat.

201 * Aydan gelen halı üstüne, günde gelen kül üstüne.

202 * Ayranım ekşidir diyen olmaz.

203 * Az kazanan çok kazanır, çok kazanan hiç kazanır.

204 * Az menfaat çok zarara mal olur.

205 * Az sabırda, çok keramet vardır.

206 * Az tamah, çok ziyan getirir.

207 * Az veren candan, çok veren maldan verir.

208 * Az yaşa, uz yaşa, akıbet gelecek başa.

209 * Azan mevlasını da bulur, belasını da.

210 * Azı bilmeyen çoğu hiç bilmez.

211 * Azıcık aşım, kaygısız başım.

212 * Azıksız yola çıkanın, iki gözü el torbasında olur.

213 * Baba borç yapar çol çocuk aç yatar.

214 * Baba ekmeği zindan ekmeği, koca ekmeği meydan ekmeği.

215 * Baba koruk yer, oğlunun dişi kamaşır.

216 * Baba mirası yanan mum gibidir.

217 * Baba oğula bağ bağışlamış, oğul babaya bir salkım üzüm vermemiş.

218 * Babadan mal kalır, kemal kalmaz.

219 * Baban bana öğüt verirken, ben inek gözünde kırk sinek saydım.

220 * Babası ölen bey, anası ölen kadın olur.

221 * Babasına hayır etmeyenin kimseye hayrı olmaz.

222 * Babaya dayanma, karıya güvenme.

223 * Baca eğride olsa, dumanı doğru çıkar.

224 * Bacak kadar boyu var, türlü türlü huyu var

225 * Bağ dua değil, çapa dua ister.

226 * Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun.

227 * Bağa gir izin olsun ki, yemeye yüzün ola.

228 * Bağlı aslana tavşan bile hücum eder.

229 * Bahar çiçeğiyle güzeldir.

230 * Baht olmayınca başa, ne kuruda biter, nede yaşta.

231 * Bakacağın yüze sıçma, sıçacağın yüze bakma.

232 * Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur.

233 * Bakkal ölenin borcunu, diriye ödettirir.

234 * Bakmakla öğrenilseydi, kediler kasap olurdu

235 * Bal döksen yalanır.

236 * Bal olan yerde sinek de bulunur.

237 * Bal tutan parmağını yalar.

238 * Bal yiyen baldan bıkar.

239 * Bal, bal demekle ağız tatlanmaz

240 * Balı parmağı uzun olan değil, kısmeti olan yer.

241 * Bana benden olur, her ne olursa, başım rahat bulur, dilim durursa.

242 * Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın.

243 * Baş başa, baş da padişaha bağlıdır.

244 * Baş nereye giderse, oyak oradadır.

245 * Başıma uymayan takke elin olsun.

246 * Başındaki fese bak, girdiği kümese bak.

247 * Başını ecemi berbere teslim eden, cebinde pamuk eksik etmesin.

248 * Baskın basanındır.

249 * Baskısız yongayı yel alır.

250 * Başsız evin köpeği çok havlar.

251 * Bastığın yer bayram olsun.

252 * Bazen inek, erkek; bazen de dişi doğurur.

253 * Bebeler birbirinden huy kapar, ayranlarına su katar.

254 * Bedava sirke baldan tatlıdır.

255 * Bekâr gözü ile kız alınmaz.

256 * Bekâr gözü kör gözü.

257 * Bekâra karı boşamak kolay gelir.

258 * Bekarın ahmağı akşam, evlinin ahmağı sabah traş olur.

259 * Bekârın parasını it yer, yakasını bit.

260 * Bekârlık maskaralıktır.

261 * Bekleyen derviş muradına ermiş.

262 * Beleş peynir fare kapanında bulunur.

263 * Belli düşman, gizli dosttan yeğdir.

264 * Benden sana öğüt, ununu elinle öğüt.

265 * Benim adım Hıdır, elimden gelen budur.

266 * Benim sakalım tutuştu, sen cigara yakmak istersin.

267 * Beş kuruşluk fener o kadar yanar.

268 * Beş parmağın beşi de bir değil

269 * Besle kargayı oysun gözünü.

270 * Besledik büyüttük danayı, şimdi tanımaz oldu anayı, babayı.

271 * Beyaz saç, aklın değil yaşın işaretidir.

272 * Bıçak sapını kesmez.

273 * Bıçak yarası geçer, dil yarası geçmez.

274 * Bıldır ki hurmalar götünü tırmalar.

275 * Bilgisiz insan meyvesiz ağaca benzer.

276 * Bilinmedik aş, ya karın ağrıtır ya baş.

277 * Bilmediği beş vakit namaz, bilirde yanına varmaz.

278 * Bilmediklerimi ayağımın altına koysam, başım göğe değer.

279 * Bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıptır.

280 * Bin atın varsa bin dinlen, bir atın varsa in dinlen.

281 * Bin bilsen de bir bilene danış.

282 * Bin dinle, bir söyle.

283 * Bin ölçüp bir biçmeli.

284 * Binde bir gelinen yere gül döşerler, her gün gelinen yere kül döşerler.

285 * Bir adamın adı çıkacağına, canı çıksın.

286 * Bir adamın karısı onun yarısıdır.

287 * Bir ağaçta gül de biter, diken de.

288 * Bir ağaçtan, oklukta çıkar boklukta.

289 * Bir ağızdan çıkan, bin ağza yayılır.

290 * Bir ahırda at da bulunur eşek de.

291 * Bir ayağı çukurda

292 * Bir bütün bir yarımdan iyidir.

293 * Bir bulutla kış gelmez.

294 * Bir dalın gölgesinde bin koyun eğlenir.

295 * Bir dirhem et, bin ayıp örter.

296 * Bir elin nesi var, iki elin sesi var.

297 * Bir elin verdiğini, öbür elin duymasın.

298 * Bir eve bir baca, bir kadına bir koca.

299 * Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır.

300 * Bir işe başlamak, bitirmenin yarısıdır.

301 * Bir koyun başı pişinceye kadar, kırk kuzu başı pişer.

302 * Bir koyundan iki post olmaz.

303 * Bir musibet bin nasihatten iyidir.

304 * Bir nalına vurur, bir mıhına.

305 * Bir yerim diyenden birde yemem diyenden kork.

306 * Bir yiğit kırk yılda meydana gelir.

307 * Biri eşikte, biri beşikte.

308 * Biri yer, biri bakar, kıyamet ondan kopar.

309 * Birlikten kuvet doğar.

310 * Bitli baklanın kör alıcısı olur.

311 * Bize gelince yiyip içelim, size gelince gülüp geçelim.

312 * Boğulursan büyük suda (denizde) boğul.

313 * Borç yiğidin kamçısıdır.

314 * Borcun iyisi vermek, derdin iyisi ölmektir.

315 * Boş duranı Allah da sevmez kuluda.

316 * Boş fıçı çok langırdar.

317 * Boşboğazı cehenneme atmışlar, ‘odun yaş’ diye bağırmış.

318 * Boşboğazın sigarası yanmaz.

319 * Bu dünya iki kapılı handır, gelen bilmez giden bilmez.

320 * Budalanın yağı çok olursa sakalına sürer.

321 * Bülbülü altın kafese koymuşlar "ah vatanım" demiş.

322 * Bülbülün çektiği; dili belasıdır.

323 * Büyük ekmek, büyük bezeden olur.

324 * Büyük lokma çukurda kalır

325 * Büyük lokma ye, büyük söz söyleme.

326 * Büyük zekâlar birlikte düşünürler.

327 * Bugün bana ise yarın sana.

328 * Bugünkü işini yarına bırakma.

329 * Bugünkü tavuk, yârınki kazdan iyidir.

330 * Bugünün küçükleri yarının büyükleri.

331 * Çabuk parlayan çabuk söner.

332 * Çağrılan yere erinme,çağrılmayan yere görünme.

333 * Çağrıldığın yere git, ar eyleme; çağrılmadığın yere gidip yerini dar eyleme.

334 * Çağrılmadık yere, çörekçi ile börekçi gider.

335 * Cahil adam meyve vermeyen ağaca benzer.

336 * Cahile söz anlatmaktansa, deveye hendek atlatmak iyidir.

337 * Cahilin dostluğundan alimin düşmanlığı yeğdir.

338 * Cahille arkadaş olma küstürün, cam kırığıyla kıçını silme kestirirsin.

339 * Çalıda gül bitmez, cahile söz yetmez.

340 * Çalışan demir pas tutmaz. Çünkü ölür

341 * Çalışmak ibadetin yarısıdır

342 * Çalma elin kapısını, çalarlar kapını.

343 * Cami ne kadar büyük olsa imam bildiğini okur.

344 * Caminin kapısını bilmez, sofuluk taslar.

345 * Çamura taş atma üstüne sıçrar.

346 * Can boğazdan gelir.

347 * Can çıkar, huy çıkmaz.

348 * Can çıkmadan ümit kesilmez.

349 * Can cümleden azizdir.

350 * Cana gelecek mala gelsin.

351 * Canı kaymak isteyen mandayı yanında taşır.

352 * Canı yanan eşek atı geçer.

353 * Çatal kazık yere batmaz.

354 * Cefayı çekmeyen sefanın kadrini bilemez.

355 * Çiftçilik, eşeğin kuyruğuna benzer, ne uzar ne kısalır.

356 * Çiftçinin karnını yarmışlar, kırk tane "gelecek yıl" çıkmış.

357 * Çiftçiye yağmur, yolcuya kurak, cümlenin muradını verecek hak.

358 * Çingene çalar, kürt oynar.

359 * Çingene ciğer pişirir, yemeden karnını şişirir.

360 * Çingenenin ipini, kendisine çektirirler.

361 * Çingeneye beylik vermişler, önce babasını asmış.

362 * Çıngıraklı deve kaybolmaz.

363 * Cins kedi ölüsünü göstermez.

364 * Çıracı olsam ay akşamdan doğar.

365 * Çirkefe taş atma, üzerine sıçrar.

366 * Çoban ne yesinki köpeğine yedirsin

367 * Çocuğa iş buyuran, ardınca kendi gider.

368 * Çocuğu işe gönder, peşinden sen git.

369 * Çocuk evin meyvesidir.

370 * Çocuk oyundan, aptal düğünden usanmaz.

371 * Çocuktan al haberi.

372 * Çok söyleme arsız edersin, aç bırakma hırsız edersin.

373 * Çok söz yalansız, çok para haramsız olmaz.

374 * Çok yaşayan bilmez çok gezen bilir.

375 * Cömert derler, maldan ederler, yiğit derler candan ederler.

376 * Cömert ile nekesin harcı birdir.

377 * Çubuk iken çıtlamayan, hezen iken kütlemez.

378 * Çürük iple kuyuya inilmez.

379 * Çürük tahtaya çivi çakılmaz.

380 * Dağ başından duman eksik olmaz.

381 * Dağ dağ üstünde olur, ev ev üstünde olmaz.

382 * Dağ dağa kavuşmaz insan insana kavuşur.

383 * Dağ dumansız insan hatasız olmaz.

384 * Damlaya damlaya göl olur.

385 * Danışan dağ aşmış,danışmayan yolu şaşmış.

386 * Darı unundan baklava,incir ağacından oklava olmaz.

387 * Darlıkta dirlik olmaz.

388 * Davetsiz gelen döşeksiz oturur.

389 * Davul dengi dengine çalar.

390 * Davulun sesi uzaktan hoş gelir.

391 * Deme dostuna, der dostuna. Bir gün olur tuz basarlar postuna.

392 * Demir nemden insan gamdan çürür.

393 * Demir tavında dövülür.

394 * Demir tavında, dilber çağında.

395 * Deniz sevilir de, densiz sevilmez.

396 * Deniz yoğurt olmuş da yemeye kaşık bulunmamış.

397 * Denize düşen yağmurdan korkmazmış.

398 * Denize düşen yılana sarılır.

399 * Derdini söylemeyen derman bulamaz.

400 * Dereyi görmeden paçayı sıvama.

401 * Dert saklayanda kalır.

402 * Dervişin fikri ne ise zikri de odur.

403 * Devden büyük dert var.

404 * Deve boynuz ararken kulaktan olmuş.

405 * Deveyi yardan atlatan, bir tutam ottur.

406 * Dibi görünmeyen sudan geçme.

407 * Dikensiz gül olmaz.

408 * Dinsizin hakkından imansız gelir.

409 * Dinsizin ipi ile Kuyuya inilmez.

410 * Dişi kuş yapar yuvayı, içini dışını sıvayı sıvayı.

411 * Doğru söyleyeni Dokuz köyde kovarlar.

412 * Doğru söyleyenin bir ayağı üzengide gerek.

413 * Döğüşerek pazarlık et, güle güle ayrıl.

414 * Domuzdan post gavurdan dost olmaz.

415 * Dost acı söyler.

416 * Dost başa düşman ayağa bakar.

417 * Dost kara günde belli olur.

418 * Dost kazandost; düşman anadan da doğar.

419 * Dost yüzünden, düşman gözünden belli olur.

420 * Dünya kadar malın olacağına fındık kadar amın olsun.

421 * Dünya malı dünyada kalır.

422 * Dünya Sultan Süleyman'a bile kalmamış.

423 * Düşenin dostu olmaz.

424 * Düşman ayağa dost basa bakar.

425 * Düşmanı karıncaysa, sen fil olur.

426 * Düşmanın karıncaysa da kork.

427 * Düt demeye dudak gerek.

428 * Dut kurusuyla yar sevilmez.

429 * Ecel geldi cihane, baş ağrısı bahane.

430 * Ecele çare olmaz.

431 * Eceli gelen keçi, çobanın ekmeğini yer

432 * Eceli gelen köpek cami duvarına siyer.

433 * Eğilen baş kesilmez.

434 * Eğreti ata binen tez iner.

435 * Eğri oturalım doğru konusalım.

436 * Ek tohumun hasını, çekme yiyecek yasını.

437 * Eken biçer, konan göçer.

438 * Ekmeğin büyüğü hamurun çoğundan olur.

439 * Ekmeğin kestiğini kılıç kesmez.

440 * El ağzı ile çorba içilmez.

441 * El atına binen yaya kalır

442 * El deliye, bende akıllıya muhtacım.

443 * El elden üstündür.

444 * El elin eşeğini türkü çağırarak arar.

445 * El içinde vasiyet ettik, ölmemek olmaz.

446 * El kazanı ile aş kaynamaz.

447 * El yarası onar, dil yarası onmaz.

448 * El yumruğu yemeyen, kendi yumruğunu balyoz sanır.

449 * Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz.

450 * Eli dar olanın, dili kısa olur.

451 * Eli doluya: ağa buyur, eli boşa: ağa uyur.

452 * Eli ile köfte yuvarlıyor, gözü kırık kovalıyor.

453 * Elin hamuru ile erkek işine karışma

454 * Elin ile koymadığını kaldırma.

455 * Elmanın dibi göl, armudun dibi yol (olmalı).

456 * Elmayı soy da ye, armudu say da ye.

457 * Emanet ata binen, tez iner.

458 * Emanet eşeğin yuları gevşek olur.

459 * Erkek arslan arslan da, dişi arslan arslan değil mi?

460 * Erkek koyun kasap dükkânına yakışır.

461 * Erken evlenen döl alır, erken kalkan yol alır.

462 * Erken evlenen yanılmamış.

463 * Eşek hoşaftan ne anlar. Suyunu içer, denesi kalır.

464 * Eşek olduktan sonra semer vuran çok olur.

465 * Eşekler çalışır, atlar yer.

466 * Eşekten at olmaz, ciğerinden aş olmaz.

467 * Esirgenen göze çöp batar.

468 * Et tırnaktan ayrılmaz.

469 * Ev sahibinin hatırı olmazsa köpeğini dövmek kolaydır

470 * Evdeki hesap çarşıya uymaz.

471 * Evin danası evin öküzünden korkmaz.

472 * Evladı ben doğurdum ama gönlü benim değil ki...

473 * Evlenenle ev alana (yapana) Allah yardım eder.

474 * Evlinin (ev sahibinin) bir evi var, evsizin (kiracının) bin evi var.

475 * Eyyam sana uymazsa sen eyyama uy.

476 * Fakir oynayacağı zaman davul patlar.

477 * Fakir parasız olan değil akılsız olandır.

478 * Fakirin ekmegi umuttur.

479 * Fakirin tavuğu tek tek yumurtlar.

480 * Fakirlik ayıp değil, tembellik ayıp.

481 * Faydasız baş, mezara yaraşır.

482 * Fazla naz aşık usandırır.

483 * Fırsat eldeyken sürün devranı.

484 * Fukaranın düşkünü, beyaz giyer kış günü.

485 * Gafile kelam, nafile kelam.

486 * Garip kuşun yuvasını Allah yapar.

487 * Gavurun tembeli keşiş, Müslümanın tembeli derviş.

488 * Geçtiğin köprüleri yakma.

489 * Gel demek kolay, git demek güçtür.

490 * Gelen gideni aratır.

491 * Gelin ata binmişde, görkü kimin kapıya inmiş.

492 * Gelin bindi deveye gör kısmeti nereye.

493 * Gem almayan atın ölümü yakındır.

494 * Gençlikte taş taşı, kocalıkta ye aşı.

495 * Geniş günün de dar gezen, dar günün de geniş gezer.

496 * Gerçek dost kötü günde belli olur.

497 * Gergin ip, çabuk kopar.

498 * Gezen ayağa taş değer.

499 * Gitti ağalar paşalar, kellere kaldı köşeler.

500 * Gittiğin yer kör ise, gözünü yum da bak.

501 * Gizliden gebe kalan, aşikâre doğurur.

502 * Göğe direk, denize kapak olmaz.

503 * Görünen dağın uzağı olmaz.

504 * Görünen köy kılavuz istemez.

505 * Göz görmeyince gönül katlanır.

506 * Göz görür, gönül çeker.

507 * Göz odur ki dağın arkasını göre,akıl odur ki başa geleceği bile.

508 * Gözün ile görmediğini söyleme.

509 * Gülme komşuna gelir başına.

510 * Gülü seven, dikenine katlanır.

511 * Gündüz yenilen hurmalar, gece mideni tırmalar.

512 * Güneş balçıkla sıvanmaz.

513 * Güneş giren eve hekim girmez.

514 * Güneş girmeyen eve doktor girer.

515 * Güttüğü iki keçi, ıslığı dağı taşı tuttu.

516 * Güzel gözünden, yiğit sözünden belli olur.

517 * Hacı Mekke’de, derviş tekkede.

518 * Hacı olmayacak hacıyı deve üstünde yılan sokar.

519 * Hak deyince akan sular durur.

520 * Hak doğrunun yardımcısıdır.

521 * Hak yolu varken bok yolu seçilmez.

522 * Halaya giren kolunu sallar.

523 * Hamala semeri yük olmaz.

524 * Harman yel ile, düğün el ile olur.

525 * Hasta sağ kalırsa hekime karşı gelir.

526 * Hasta yatan değil, eceli gelen ölür.

527 * Havada ahreni ile uçmayan kuşun sesi havadan değil, tavadan gelir.

528 * Haydan gelen huya gider.

529 * Hazıra hanak, pişmişe konak.

530 * Helal kazanç ile pilav yenmez.

531 * Hem kız, hem baldırı düz hem de ucuz olur mu?

532 * Her akla geleni işleme her ağacı taslama.

533 * Her işin başı sağlık.

534 * Her işte bir hayır vardır.

535 * Her koyun kendi bacağından asılır.

536 * Her kuşun eti yenmez.

537 * Her şakanın altında bir gerçek yatar.

538 * Her şey incelikten insan kabalıktan kırılır.

539 * Her şeyin yenisi, dostun eskisi.

540 * Her taş baş yarmaz.

541 * Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır

542 * Her zamanı bir sayma.

543 * Herkes aklını pazara çıkarmış, yine kendi aklını beğenmiş.

544 * Herkes kaşık yapar ama sapını yapamaz.

545 * Herkesin aklı bir olsaydı, koyunlara çoban bulunmazdı.

546 * Hıdrellez yaz kapısı, yedi gün sürer tipisi.

547 * Hile ile iş gören mihnet ile can verir.

548 * Hırsız sekiz, köşe dokuz.

549 * Hızlı giden atın boku seyrek düşer.

550 * Hocanın dediğini tut, yoluna gitme.

551 * Horoz ölür, gözü çöplükte kalır.

552 * Horozu çok olan köyün sabahı geç olur.

553 * Huylu huyundan vazgeçmez.

554 * İbadet de gizli, kabahat da.

555 * İğneyi kendine, çuvaldızı ele batır.

556 * Ihlamurdan odun olmaz, beslemeden kadın olmaz.

557 * İki aslan bir posta sığmaz.

558 * İki baş bir kazanda kaynamaz.

559 * İki cambaz bir ipte oynamaz.

560 * İki çıplak bir hamama yakışır

561 * İki gönül bir olunca (olursa) samanlık seyran olur.

562 * İnsan kocar, gönlü kocamaz.

563 * İnsan konuşa konuşa, hayvan koklaşa koklaşa (anlaşır).

564 * İnsan sözünden, hayvan yularından tutulur.

565 * İnsan yedisinde ne ise yetmişinde de odur.

566 * İp inceldiği yerden kopar.

567 * İp kırıldığı yerden ulanır(eklenir).

568 * Irmak kenarına çeşme yapılmaz.

569 * Irmaktan geçerken at değiştirilmez.

570 * Işığını akşamdan önce yakan sabaha çırasında yağ bulamaz.

571 * İşin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol.

572 * İşine hor bakan, boynuna torba takar.

573 * İşini bilmeyen çavuşlar, döner bokunu avuçlar.

574 * İşini kış tut, yaz tutarsa bahtına.

575 * Isıran it, dişini göstermez.

576 * Isırgan ile taharet olmaz.

577 * Islanmışın yağmurdan pervası yoktur.

578 * İşleyen demir ışıldar.

579 * Ismarlama hac, hac olmaz.

580 * İstediğini söyleyen, istemediğini işitir.

581 * İstemek bir ayıp, vermemek iki ayıp.

582 * İsteyenin bir yüzü kara, vermeyenin iki yüzü.

583 * İt ite buyurur, it de kuyruğuna.

584 * İt iti ısırmaz.

585 * İt kağnının gölgesine yatmış, ne koyu gölgem var demiş.

586 * İt ürür kervan yürür.

587 * İt utansa don giyer.

588 * İti an çomağı hazırla.

589 * İti, öldürene sürütürler.

590 * İtin ısırmayanı, atın osurmayanı olmaz.

591 * İven (acele eden) kız ere varmaz, varsa da baht bulmaz.

592 * İyi insan lafının üzerine gelirmiş.

593 * İyiliğe karşı iyilik her kişinin işi, kötülüğe karşı iyilik er kişinin işi.

594 * Kaçan balık büyük olur.

595 * Kaçan kızın bohçası küçük (hafif) olur.

596 * Kadı anlatana göre fetva verir.

597 * Kadının biri alâ, ikisi belâdır.

598 * Kâfirden hacı, elden bacı olmaz.

599 * Kakma el kapısını el ucuyla, yiterler kapını var (olanca) gücüyle.

600 * Kalem kılıçtan üstündür.

601 * Kanaat gibi devlet olmaz.

602 * Karamanın koyunu, sonra çıkar oyunu.

603 * Karga bülbülü taklit edeyim derken, ötmeyi unutmuş.

604 * Karınca kanatlanınca serçe oldum sanır.

605 * Karnının doymayacağı yere, açlığını bildirme.

606 * Kasap et derdinde koyun can derdinde.

607 * Kasap sevdiği postu yere vurur.

608 * Kaşıkla verip, sapıyla gözünü çıkartma.

609 * Katranı kaynatsan olur mu şeker, cinsi batasıca mutlaka cinsine çeker.

610 * Kavakta nar olmaz, kötülerde ar olmaz.

611 * Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez.

612 * Kazma kuyuyu, kazarlar kuyunu.

613 * Keçinin canı "TEKE" isteyince, çobanın değneğine (sopasına) sürtünür.

614 * Kedi gidince fare bey olur.

615 * Kedinin kanatları olsaydı, serçenin soyu tükenirdi.

616 * Kediye kanat takarsan gökte serçe bırakmaz.

617 * Kel yanında kabak anılmaz.

618 * Kenarına bak bezini al, anasına bak kızını al.

619 * Kendi düşen ağlamaz.

620 * Keser döner, sap döner, gün gelir hesap döner.

621 * Keskin sirke küpüne zarar verir.

622 * Kılıç kınını kesmez.

623 * Kimi bağ bozar, kimi bostan bozar.

624 * Kimi yer, kimi bakar. Kıyamet ondan kopar.

625 * Kırk hırsız bir çıplağı soyamaz.

626 * Kırk yıl ecel yağsa, eceli gelen ölür.

627 * Kişi refikinden azar.

628 * Kişiyi nasıl bilirsin, kendin gibi.

629 * Kız beşikte çeyiz sandıkta.

630 * Kızım sana diyorum, gelinim sen anla.

631 * Kızın kimi severse güveyin odur, oğlun kimi severse gelinin odur.

632 * Kızını dövmeyen dizini döver.

633 * Koca sağlığı, kardeş varlığı sever.

634 * Kol kırılır, yen içinde kalır.

635 * Komşu komşunun külüne muhtaçtır.

636 * Komşuda pişer, bizede düşer.

637 * Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür.

638 * Köpekle dalaşmaktansa, çalıyı dolanmak hayırlıdır.

639 * Köpeklerin duası kabul olsa gökten kemik yağar.

640 * Köpeksiz köy bulmuş, değneksiz dolaşıyor.

641 * Köpeksiz köyde değnekle gezilmez.

642 * Köprüyü gecene kadar, ayıya dayı de.

643 * Kör alıcının kör satıcısı vardır.

644 * Kork korkmazdan‚ utan utanmazdan.

645 * Körler sağırlar birbirini ağırlar.

646 * Kötü komşu insanı mal sahibi yapar.

647 * Kötü tarlanın verdiğini, yiğit kardeş vermez.

648 * Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman çelebi derler.

649 * Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur.

650 * Kurt kuzu kaptığı yeri dokuz defa yoklar.

651 * Kuru laf karın doyurmaz.

652 * Kurunun yanında yaş da yanar.

653 * Kusursuz dost arayan dostsuz kalır.

654 * Laf ile karın doymaz.

655 * Laf ile peynir gemisi yürümez.

656 * Laf lafı açar.

657 * Laf torbaya girmez.

658 * Lafın azı uzu, çobana verme kızı, ya koyun güttürür ya kuzu.

659 * Lakırdı lakırdıyı açar, lakırdı bilmeyen meclisten kaçar.

660 * Latife latif gerek.

661 * Lâzıma hazine yetmez, elverire para gitmez.

662 * Leyleğin ömrü laklak ile geçer.

663 * Lezzetsiz çorbaya tuz kâr etmez.

664 * Lisan gönlün tercümanıdır.

665 * Lokma bile çiğnemeden yutulmaz.

666 * Lokma karın doyurmaz, şefkat artırır.

667 * Mahkeme kadıya mülk değil.

668 * Mal canı kazanmaz, can malı kazanır.

669 * Mart ayı, dert ayı.

670 * Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır.

671 * Merhametten maraz doğar.

672 * Minareyi çalan kılıfını hazırlar.

673 * Minnetle gül koklama, dikeni sancar seni.

674 * Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer.

675 * Müflis bezirgân, eski defterlerini karıştırır.

676 * Mühür kimde ise Süleyman odur.

677 * Mum dibine ışık vermez.

678 * Namazda gözü olmayanın kulağı ezanda olmaz.

679 * Ne doğrarsan aşına, o çıkar kaşığına.

680 * Ne yavuz ol asıl, ne yavaş ol basıl.

681 * Nefesine güvenen borazancı başı olur.

682 * Nerede birlik, orada dirlik.

683 * Nerede hareket, orada bereket.

684 * Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir; tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir.

685 * Ocağın yedisine, güvenme başkasına, ille de eşinin erkek kardeşine (güvenme!)

686 * Ocaktır aşı pişiren, karıdır adamı şişiren

687 * Ödünç güle güle gelir, ağlaya ağlaya gider.

688 * Odun çatar kül almaz, inek sağar yağ almaz

689 * Oduncunun gözü omcada (bağ kütüğü) dilencinin gözü çömcede (tahta kepçe).

690 * Öfke gelir gider, kelle gider gelmez.

691 * Öfkeyle kalkan zararla oturur.

692 * Oğlan babasından öğrenir yazı yazmayı, kız anasından öğrenir sokak gezmeyi..

693 * Oğlan dayıya, kız halaya çeker.

694 * Oğlan oyuna gitti, kız koyuna gitti

695 * Oğlan yer oyuna gider, çoban yer koyuna gider.

696 * Oğlanınki oğul bağı, kızınki bahçe gülü.

697 * Öğüt, bir hazine kadar değerli olduğu halde genellikle bedava verilir.

698 * Öküze boynuzu yük gelmez

699 * Okumayı sevmeyene dokuz hoca az.

700 * Olacakla öleceğe çare yoktur.

701 * Ölecek tavşan çomağa karşı gelir.

702 * Ölen inek sütlü olur

703 * Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz.

704 * Ölmüş eşek kurttan korkmaz.

705 * Ölümü gören, hastalığa razı olur.

706 * Ölürse yer beğensin‚ kalırsa el beğensin.

707 * Ölüsü olan bir gün, delisi olan her gün ağlar

708 * Ölüyü çok yıkarsan ya osurur, ya da sıçar.

709 * Onbeşindeki kız ya erdedir, ya yerde.

710 * Ortak atın beli kırık olur.

711 * Osmanlı’nın ekmeği dizindedir.

712 * Otu çek köküne bak.

713 * Oynayamayan gelin yerim dar dermiş

714 * Öz ağlamayınca göz ağlamaz

715 * Padişah yasağı üç gün sürer

716 * Palamut çok biterse kış erken olur

717 * Papaz her gün pilav yemez.

718 * Para ile imanın kimde olduğu bilinmez.

719 * Para insana dil, elbise insana yol öğretir.

720 * Parasız pazara, kefensiz mezara gidilmez.

721 * Paraya nereye gidiyorsun demişler, çoğun olduğu yere demiş.

722 * Pek yaş olma, sıkılırsın; pek de kuru olma, kırılırsın.

723 * Perşembenin gelişi, çarşambadan bellidir.

724 * Pilav yiyen, kaşığı belinde gerek.

725 * Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın.

726 * Pire itte (köpekte), bit yiğitte bulunur.

727 * Pisboğaz ile boş boğaz, beladan kurtulmaz.

728 * Rağbet güzel ile zenginedir.

729 * Rahat ararsan mezarda

730 * Ramazanda yalan söyleyenin yüzü, bayramda kara olur.

731 * Rençper kırk yılda, tüccar kırk günde.

732 * Rüşvet kapıdan girince insaf bacadan çıkar.

733 * Rüzgâr eken fırtına biçer.

734 * Rüzgâr esmeyince yaprak oynamaz.

735 * Rüzgâra tüküren kendi yüzüne tükürür.

736 * Rüzgârlı havanın kuytusu, yağmurlu havanın uykusu

737 * Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır.

738 * Sabreden derviş muradına ermiş.

739 * Saç sefadan, tırnak cefadan uzar.

740 * Şahin ile deve avlanmaz

741 * Şahin küçük et yer, deve büyük ot yer.

742 * Sakalda keramet olsa, keçi şeyhlik ederdi.

743 * Sakınan göze çöp batar.

744 * Sakla samanı gelir zamanı.

745 * Saman elinse samanlıkta mı elin?

746 * Sanat altın bileziktir.

747 * Şapkası dar gelen, başım büyük sanır.

748 * Şaraptan bozma sirke keskin olur.

749 * Şaşkın ördek başını bırakır, kıçından dalar.

750 * Şaşkın ördek kıçın kıçın dalarmış.

751 * Şaşkın ördek, tersten dalar.

752 * Sayılı koyunu kurt kapmaz.

753 * Sen işlersen mal işler, insan böyle genişler.

754 * Sen kendini övme el seni övsün.

755 * Sen seversen oğlunu, o da sever oğlunu.

756 * Şer işi uzat hayra dönsün, hayır işi uzatma şerre dönmesin.

757 * Şeriatın kestiği parmak acımaz

758 * Sev beni, seveyim seni

759 * Şeytanla ortak buğday eken samanını alır.

760 * Şeytanla saman eken, sapını alır.

761 * Şimşek çakmadan gök gürlemez.

762 * Soğuk su, sıcak aş diş düşmanı, genç avrat koca herifin baş düşmanı.

763 * Sopayı yiyen eşek, atı geçer.

764 * Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi; bilmez ki sorsun, bilse sorardı.

765 * Soydur çeker, huydur geçer.

766 * Söyle arkadaşını söyleyeyim sana seni.

767 * Söyleme dostuna, o da söyler dostuna. Bir gün olur kül basarlar postuna.

768 * Söylemeyen ağız, söyleyen ağzı yorar.

769 * Söz büyüğün sus küçüğün.

770 * Söz gümüş ise sükût altındır.

771 * Söz var insanı yola getirir, söz var insanı yoldan çıkartır.

772 * Söz var iş bitirir, söz var baş yitirir.

773 * Su akar yatağını bulur.

774 * Su akarken küpünü doldurur.

775 * Su akmayınca durulmaz.

776 * Su bulanmayınca durulmaz.

777 * Su testisi su yolunda kırılır.

778 * Suç gelin olsa güvey bulunmaz.

779 * Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer.

780 * Tabancanın dolusu bir kişiyi, boşu kırk kişiyi korkutur.

781 * Tandır başında bağ dikmek kolaydır.

782 * Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz.

783 * Tartılırsan denginle tartıl.

784 * Taş yerinde ağırdır.

785 * Tasa doyurur, acı acıktırır.

786 * Taşıma su ile değirmen dönmez.

787 * Tatlı söz (dil) yılanı deliğinden çıkarır.

788 * Tavşan (Fare) dağa küsmüş dağın haberi olmamış.

789 * Tavuk değindiğinden, deli düşündüğünden belli olur.

790 * Tazının topallığı tazı görünceye kadardır.

791 * Tekkeyi bekleyen, çorbayı içer.

792 * Tembele iş buyur sana akıl öğretsin.

793 * Tereciye tere satılmaz.

794 * Terzi kendi söküğünü dikemezmiş.

795 * Tilki inine kadar kovalanmaz.

796 * Tilki tilkiliğini bildirene kadar, post elden gider.

797 * Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânıdır.

798 * Tırnağın varsa başını kaşı.

799 * Tırnağın varsa kaşın, yoksa düşün.

800 * Tok açın halinden anlamaz.

801 * Tok ağırlaması güçtür.

802 * Topalla gezen aksama öğrenir.

803 * Tuzsuz koyun tuzlu koyunu yalaya yalaya bitirirmiş.

804 * Ucuna bak bezini al, anasına bak kızını al.

805 * Ucuzdur vardır bir illeti, pahalıdır vardır bir hikmeti.

806 * Üç elli, yaz belli

807 * Üç göç, bir yangının yerini tutar.

808 * Ürkütme kurbağayı, yiğit edersin.

809 * Ürümesini bilmeyen it, sürüye getirir kurt.

810 * Üşenenin oğlu, kızı olmamış.

811 * Üveye etme özünde bulursun, geline etme kızında bulursun.

812 * Üzerine laf düşmedikçe konuşma

813 * Üzüm üzüme baka baka kararır.

814 * Üzümün çöpü var, armudun sapı.

815 * Üzümünü ye, bağını sorma.

816 * Ulu sözü dinlemeyen uluya kalır.

817 * Ulular köprü olsa basıp geçme.

818 * Ummadığın taş baş yarar.

819 * Umut fakirin ekmeğidir.

820 * Uşağı işe koş, sende ardına düş.

821 * Ustanın çekici bin altın.

822 * Uyku ölümün kardeşidir.

823 * Uyuyan yılanın kuyruğuna basılmaz.

824 * Uzaktan davulun sesi hoş gelir.

825 * Vakit nakittir.

826 * Vakitsiz açılan (açan) gül çabuk solar.

827 * Vakitsiz öten horozun başını keserler.

828 * Var evi, kerem evi; yok evi, verem evi.

829 * Var ne bilsin yokun halinden.

830 * Varda topu gibi yatsıda patlar.

831 * Vardan, yoktan anlamaz.

832 * Varsa eşin rahattır başın, yoksa eşin zordur işin.

833 * Varsa hünerin, her yerde vardır yerin.

834 * Varsa pulun, herkes kulun; yoksa pulun dardır yolun.

835 * Venedik'ten tiryâk (panzehir) gelinceye kadar, Mısır'da adamı yılan helâk eder.

836 * Veren el, alan elden üstündür.

837 * Veresiye şarap içen iki kere sarhoş olur.

838 * Verirsen doyur‚ vurursan duyur.

839 * Vücut kocar, gönül kocamaz.

840 * Vurursan acıt, yedirirsen doyur.

841 * Yabancı koyun kenarda yatar.

842 * Yağ yiyen köpek tüyünden belli olur.

843 * Yağmurlu gün tavuk su içmez.

844 * Yalancı kim? İşittiğini söyleyen.

845 * Yalancının mumu yatsıya kadar yanar.

846 * Yalın varsa karnına, çulun varsa sırtına.

847 * Yanık yerin otu tez biter.

848 * Yanlış hesap Bağdat'tan döner.

849 * Yardımcının yardımcısı olur.

850 * Yarım hekim candan, yarım hoca dinden eder.

851 * Yaş kesen baş keser.

852 * Yazın başı pişenin, kışın aşı pişer.

853 * Yazın eli yaş olanın, kışın ağzı yaş olur.

854 * Yazın gölge hoş kışın çuval boş.

855 * Yemeye hazır dayanmaz.

856 * Yenice elek duvarda gerek.

857 * Yenilen pehlivan, güreşe doymaz.

858 * Yiğidi öldür; hakkını yeme.

859 * Yöğrük at yemini artırır.

860 * Yol sormakla bulunur.

861 * Yol üstüne bostan ekme el için, kocalıkta (ihtiyarlıkta) avrat alma el için.

862 * Yol yürümeyle, borç ödemeyle biter.

863 * Yola giden yorulmaz.

864 * Yolu yordamıyla, ormanı baltayla (geçersin-bitirirsin).

865 * Yolundan giden yorulmaz.

866 * Yük altında ancak eşek (hamal)kalır.

867 * Yuvarlanan taş, yosun tutmaz.

868 * Zahmetsiz rahmet olmaz.

869 * Zalim kadıdan insaflı subaşı yeğdir.

870 * Zaman sana uymazsa sen zamana uy.

871 * Zan, hatıranın yalanıdır.

872 * Zannetmediğin yerden tilki çıkar.

873 * Zarar faydanın kardeşidir.

874 * Zararın neresinden dönersen (dönülürse) kârdır.

875 * Zâtı memduh olanın sıfata ihtiyacı yoktur.

876 * Zelzeleyi gören yangına razı olur.

877 * Zemheride sür de çalı ile sür.

878 * Zemheride yoğurt isteyen, cebinde bir inek taşır.

879 * Zemheriden sonra ekilen darıdan, kocasından sonra kalkan karıdan hayır gelmez.

880 * Zengin adam, elindeki kendine yeten adamdır.

881 * Zengin arabasını dağdan aşırır, züğürt düz ovada yolunu şaşırır.

882 * Zengin dağlar aşar, olmayan yolda şaşar.

883 * Zengin helvasını baldan pişirir, züğürt derman için pekmez bulamaz.

884 * Zengin kesesini, züğürt dizini döver.

885 * Zengine bir kıvılcım, güzele bir sivilce yetermiş.

886 * Zengine dokun geç, züğürtten sakın geç.

887 * Zenginin ayıbı, fukaranın hastalığı meydana çıkmaz.

888 * Zenginin basması ipekli görünür.

889 * Zenginin gönlü olasıya, fakirin canı çıkar.

890 * Zenginin horozu bile yumurtlar.

891 * Zenginin horozu bile yumurtlar.

892 * Zenginin kağnısı dağdan aşar, fakirin eşeği düz yolda şaşar.

893 * Zenginin malı, fakirin ağzını yorar.

894 * Zenginin malı, fakirin dölü kıymetli olur.

895 * Zenginin malı, züğürdün çenesini yorar.

896 * Zenginlikle sıcaktan zarar gelmez.

897 * Ziyan olan koyunun kuyruğu yağlı olur.

898 * Zor kapıdan girerse, şeriat bacadan çıkar.

899 * Zor, oyunu bozar.

900 * Zora dağlar dayanmaz âşığa yollar dayanmaz.

901 * Zorla güzellik olmaz, zorla yemin kabul olunmaz.

902 * Zulüm ile âbad(mâmur) olanın akıbeti berbat olur.

903 * Zurnada peşrev olmaz‚ ne çıkarsa bahtına.